YARGITAY 22. Hukuk Dairesi
2015/16933 E.
2017/19050 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili; müvekkilinin davalı işyerinde şubeler satış yöneticisi olarak çalıştığını, mesai saati 09:00-18:00 olmasına rağmen 08:00-08:30 da işyerine gelip 20:30 ve daha geç saatlere kadar çalıştığını, fazla çalışma ücretinin ödenmediğini, ayrıca doğum yaptığı dönemde süt izninin işverence 12:30-13:30 arası yemek saati olmasına rağmen 12:00-14:30 arası belirlendiğini, 3 veya 4 kez dışında müşteri randevuları ve şirket toplantıları nedeniyle süt iznini kullanamadığını belirterek fazla çalışma ücreti ve süt izni ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Savunmasının Özeti:
Davalı vekili; davacının maaş artı prim ile çalıştığını, fazla çalışmanın ücretine dahil olduğunu, 3 ay doğum izni dışında 9 ay süt iznini kullandığını, kullandırılmaması durumunda ücretinin ödeneceğine dair düzenlemenin bulunmadığını bu nedenle davanın reddini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davacının çalışma saatlerinin kendisi tarafından belirlendiği ve 270 saatle sınırlı olarak fazla çalışmanın ücretin içinde kabul edilmesi gerektiği, davacının maaş + prim usulüne göre çalışma yaptığı ve yaptığı çalışmanın sonucuna göre de işverenden değişken primler aldığı, 270 saati aşan çalışma yaptığına dair dosyaya yansımış herhangi bir belge veya beyan tespit edilemediği, ayrıca davacı işçi süt iznini kullanamadığını beyanla, bunun ücretini talep etmişse de Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 01/02/2012 tarih, 2010/33549-2012/2569 esas-karar sayılı ilamına göre süt izninin verilmemesi durumunda işçiye ilave bir ücret ödeneceğine dair iş kanununda bir kural bulunmadığı, yaptırımının İş Kanunu'nun 104. maddesinde yer alıp, işverene para cezası verilmesi hususunun düzenlendiği, bu nedenle davacının süt izni kullandırılmamış olsa dahi, buna karşılık ücret talep edemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar, davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında davacının süt izni alacağına hak kazanıp kazanmadığı noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
4857 sayılı İş Kanun'un 74/7. maddesinde "Kadın işçilere bir yaşından küçük çocuklarını emzirmeleri için günde toplam birbuçuk saat süt izni verilir. Bu sürenin hangi saatler arasında ve kaça bölünerek kullanılacağını işçi kendisi belirler. Bu süre günlük çalışma süresinden sayılır." şeklinde düzenleme bulunmaktadır.
4857 sayılı yasanın 104. maddesinde işverenin işin düzenlenmesine ilişkin bu madde hükmüne aykırı hareket etmesi durumunda para cezası uygulanacağı düzenlemesi de getirilerek süt izni kullandırılması idari yaptırıma bağlanarak güvenceye alınmıştır.
Süt izni ile ilgili olarak önceki görüşümüzden Dairemizin 13.06.2016 tr 2015/12878 Esas 2016/17527 Karar sayılı kararıyla " 4857 sayılı İş Kanunu'nun 69/3. fıkrasında "İşçilerin gece çalışmaları yedi buçuk saati geçemez, hükmüne göre gece çalışmasının zamlı ücret üzerinden ödeneceği hususunda bir kanuni düzenleme bulunmamakla birlikte, Dairemizin yerleşik içtihatları ile bu durum açıklığa kavuşturulmuş ve gece yapılan fazla çalışmaların zamlı ücret üzerinden ödenmesi gerektiği kabul olunmuştur. Süt izni konusunda da benzer yorum yapılmasının hakkaniyete ve ... ve Kanun koyucunun amacına daha uygun olduğu değerlendirilmiştir.
Zikredilen kararda, aynen;
"Yasa uyarınca kadın işçilere çocuklarını emzirmeleri için günde 1,5 saat (aksi yönde ve fakat işçi lehine olmak üzere taraflar arasında süre düzenlemesi yapılabileceği gibi) süt izni verilmesi hususu işverenin insiyatifinde olan bir durum olmayıp, 4857 sayılı İş Kanunun 74/7. fıkrası uyarınca da bu sürenin hangi saatler arasında ve kaça bölünerek kullanılacağının işçi tarafından belirleneceği hüküm altına alınmış olup, işçinin süt izni kullanması gerektiği halde bu iznin kullandırılmaması durumunda, kullandırılmayan sürenin tespiti ile % 50 zamlı ücret üzerinden hesaplama yapılması gerektiğinin kabulünün Anayasanın 50/2. maddesine ve amaçsal yorum benimsemek suretiyle 4857 sayılı kanunun ruhuna daha uygun düşeceği " gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Somut uyuşmazlıkta davacının süt iznini kullanamadığı süre tespit edilip % 50 zamlı ücret üzerinden hesaplama yapılması gerekirken yazılı gerekçe ile talebin reddi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 25/09/2017 gününde oybirliği ile karar verildi.