By Hukuk Portalı on Cuma, 14 Ocak 2022
Category: Yargıtay Kararları

KİRAYA VERENİN HESABINA KİRACI TARAFINDAN YATIRILAN BEDELİN, KİRA DEĞİL DE BAŞKA BİR HUKUKİ İLİŞKİYE İSTİNADEN OLDUĞU HUSUSUNDAKİ İSPAT YÜKÜ, KİRAYA VERENİNDİR.

YARGITAY 6.HUKUK DAİRESİ

2015/5808 E. 

2016/1336 K.


"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : İtirazın iptali

Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı itirazın iptali davasına dair karar, davalılar tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava, kira alacağının tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmesi üzerine hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.


Davacı vekili, dava dilekçesinde; davalıların aylık 1.000 TL hesabı ile 7 aylık kira bedelini ödememeleri üzerine haklarında kira alacağının tahsiline yönelik olarak başlatılan icra takibine haksız itiraz ettiklerini belirterek davalıların itirazının iptalini talep etmiştir. Davalılar vekili, ...şubesi aracılığıyla kira bedellerinin ödendiğini savunarak davanın reddini savunmuştur. Mahkemece davacı adına banka hesabında alacak kaydı bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.


Taraflar arasında imzalanan 04.02.2013 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli kira sözleşmesinin varlığı hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Sözleşme ile aylık kira bedeli 1.000 TL olarak belirlenmiştir. Davacı kiraya veren bu kira sözleşmesine dayanarak davalılar hakkında başlattığı 12.05.2014 tarihli icra takibi ile 2013 yılı Şubat ila Ağustos ayları arası kira bedelleri olmak üzere aylık 1.000 Tl den toplam 7.000 TL kira alacağının tahsilini talep etmiştir. Davalılar süresinde yaptıkları itirazlarında kira bedellerinin bankaya ödendiğini savunarak tüm borca itiraz etmişlerdir.


Mahkemece bilirkişi incelemesi yaptırılmış, bilirkişi davalı kiracı ...'nın... şubesinde bulunan hesabından, davacıya ait ...hesabına açıklamasız 13.200 TL havale yapıldığını tespit etmiş, davacı vekili 20.01.2015 tarihli celsede bu ödemelerin kira borcu altında yapılmadığını, ödemelerin başka bir ticari iş için yapıldığını bildirmiş, aynı celsede davalılar vekili, arada başkaca hukuki ilişki olmadığını, 12.000 TL nin bir yıllık kira bedeli, 1.200 TL nin ise depozito olarak ödendiğini savunmuştur. Mahkemece davaya konu dekontlar incelenmiş, ...ile yazışma yapılmış ve hesabın davacı adına olmadığı gerekçesiyle dava kabul edilmiş ise de, söz konusu hesabın kiracıya ait olduğu, bu hesaptan davacı hesabına ödeme yapıldığı, ödemelerin 07.06.2013 tarihinde 1.200 TL, 18.06.2013 tarihinde 5.000 TL, 05.07.2013 tarihinde 3.500 TL, 16.08.2013 tarihinde 3.500 TL olarak yapıldığı, dekontlarda açıklama bulunmadığı, bu ödemelerin davacı tarafın kabulünde olduğu ancak başka bir hukuki ilişki için olduğu ileri sürülmüştür. Davacı icra takibi ile sözleşme başlangıcından itibaren ilk 7 ayın kira bedelini istemiş, davalı taraf da banka aracılığı ile davacıya 13.200 TL ödeme yapmıştır. Davacı kiraya veren arada başka bir hukuki ilişki olduğunu ileri sürerek bu ödemelerin kira borcu altında ödenmediğini ileri sürmüş ise de, arada başka bir hukuki ilişki olduğunun ispat yükü davacı kiraya verene aittir. Mahkemece bu durumda yapılan ödemelerin başka bir hukuki ilişki nedeniyle yapıldığının ispat yükünün davacıya ait olduğu hususu üzerinde durularak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme ile hüküm verilmesi doğru değildir.

Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.

SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edenlere iadesine, 25.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Leave Comments