Covid-19 Salgını Normalleşme Sürecinde İş Hukuku İlişkileri - İşçi ve İşverenler İçin Kılavuz
Çin'de ortaya çıkan yeni tip koronavirüs birçok ülkeye kısa süre içinde bulaştı ve ardından çok hızlı bir küresel yayılım gösterdi. Ülkemizde de yapılan resmi açıklamalarla, 11 Mart 2020 tarihinden itibaren sıkı ve geniş önlemler alınmaya başlandı.
Bu süreç içerisinde tutukluluk incelemesini gerektiren haller haricinde duruşmalar ertelendi ve icra takipleri durduruldu. Erkaya Hukuk Bürosu olarak biz de 18 Mart 2020 tarihinden itibaren faaliyetlerimize ara vermek durumunda kaldık.
1 Haziran'da başlayan kontrollü normalleşme süreciyle biz de faaliyetlerimize 15 Haziran'da tekrar başladık. Bu süreçte yaşamış olabileceğiniz ve salgının devam etmesi sebebiyle ileride yaşayabileceğiniz problemleri gidermek adına sizler için bir rehber hazırladık.
COVID-19 Sebebiyle Ücretsiz Mazeret İzni Kullanabilir miyim?
Hayır, salgın sebebiyle mazeret izni kullanamazsınız. Mazeret izni kullanılabilecek durumlar evlilik, akraba vefatı, eşin doğum yapması gibi nedenlerle ortaya çıkabilmektedir ve bu izin 3 gün ile sınırlıdır.
COVID-19 Sürecinde Yıllık İznimi Kullanabilir miyim?
Corona virüs sürecinde yıllık izin kullanmanız iş yerinde bir yılınızı doldurmanız halinde yasanın size tanıdığı süreler içinde gerçekleşebilir ve izninizi normal dönemde kullanmanızdan farksızdır. Yani salgın olması size fazladan izin hakkı sağlamaz.
COVID-19 Sürecinde İşveren Ücretsiz izin Verebilir mi?
Corona virüs sürecinde işverenin uygulayabileceği ücretsiz izinle ilgili İş Kanunu'nda net bir düzenleme bulunmamasına rağmen, bu durum yaygın bir uygulama olarak karşımıza çıktı. İşveren, bireysel veya toplu iş sözleşmesinde hüküm yoksa, işçinin rızasını almadan ücretsiz izne çıkartamaz. Ancak, Yargıtay kararlarına göre tarafların anlaşması ile belli bir süreyle sınırlı olmak üzere ücretsiz izin söz konusu olabilmektedir. Bu dönemde işveren hiçbir ücret ödemez, sigorta primi yatırmaz. İş sözleşmesi askıya alınır. Bu durumda kısa çalışma ödeneği ya da işsizlik ödeneğine başvurulması söz konusu olacaktır.
COVID-19 Sebebiyle İşveren Toplu Tatil İlan Edebilir mi?
İşveren toplu tatil ilan edebilir, ancak çalışanların ücretlerini ödemek zorundadır fakat bu durumda toplu iznin tarihine dikkat edilmelidir. İş kanunu, ücretlerin ödenmesi şartı ile Nisan başından Ekim sonuna kadar işverene toplu izin verme imkanı tanımaktadır.
İşveren COVID-19 Sebebi ile Faaliyete Ara Verirse İşsizlik Fonundan Yararlanılabilir mi?
İşveren corona virüs sebebi ile iş yerinde faaliyeti tamamen veya kısmen en az dört hafta süreyle durdurursa işçilere işsizlik sigortası fonundan en fazla üç ay süreyle ödenek verilir. Kısa çalışma ödeneğinden yararlanabilmek için işçinin işsizlik maaşı almaya hak kazanılması gerekir. Yani son üç yılda en az 600 gün süreyle işsizlik sigortası primi ödenmiş olmalıdır. Fakat Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak tarafından yapılan açıklamalara göre gerekirse kısa çalışma ödeneğinin şartlarının esnetilebileceği belirtildi.
Cumhurbaşkanlığı tarafından açıklanan Ekonomik İstikrar Kalkanı planında ise "Kısa Çalışma Ödeneği devreye alınacak, bundan faydalanmak için gereken süreçler kolaylaştırılacak ve hızlandırılacak. Böylece faaliyetine ara veren iş yerlerindeki işçilere geçici bir gelir desteği verirken, işverenlerin de maliyeti azaltmış olacak." Hususları belirtildi.
COVID-19 Salgınında Evden Çalışma Şeklinin Kanunda Yeri Var mı?
Kanunda yer alan uzaktan çalışma, farklı bir iş ilişkisi türüdür. Bu, devamlı olarak uzaktan veya evden çalışma anlamına gelmektedir. Corona virüs dolayısıyla işveren evden çalışmayı gündeme getirirse bu, sözlü bir iş ilişkisi kurar ve işverenin ücretin tamamını ödemesi gerekir.
Corona Virüs'e Yakalanan Bir Çalışan Bunu Bildirmeli midir?
Virüs bulaştığı tespit edilen veya hastalık belirtileri gösteren işçinin, işverenin gerekli önlemleri alabilmesi için bu durumu derhal işverene bildirme zorunluluğu vardır.
Çalışanlar, iş yerinde iş sağlığı ve güvenliğini sağlamak amacıyla, diğer çalışanların güvenliğine zarar vermekten kaçınmak ve işverenle işbirliği yapmakla yükümlüdür. Bu sebeple, virüs kaptıkları teyit edilmiş veya şüpheli semptomlar gösteren çalışanların bu durumu işverenlerine beyan etmeleri gerekmektedir. İşveren, virüs bulaşan işçiyi iş yerine sokmama hakkına da sahiptir.
Çalışanlar İşe Gelmeyi Reddedebilir mi?
İş yerinde ciddi ve yakın bir tehlike ortaya çıkarsa (örneğin iş yerinde virüs bulaşmış kişi olduğu teyit edilmiş ise), çalışanlar işverenin tehlikeyi saptamasını ve gidermesini isteyebilir. Tehlike giderilinceye kadar çalışanlar çalışmaktan kaçınabilir; iş durdurulsa dahi işverenler maaş ödemeye devam etmek zorundadır.
Çalışanlar Toplantılara Katılmayı veya Seyahat Etmeyi Reddedebilir mi?
Toplantılar veya seyahatler güvenli olmadıkları kabul edilen bölgelerde gerçekleşecek ise veya ilgili bölgede / seyahat edilecek yerde ciddi ve yakın bir tehlike varsa, çalışanlar toplantılara katılmayı veya seyahat etmeyi reddedebilir.
İşveren Hangi Durumlarda Faaliyetlerini Durdurmak Zorundadır?
İş yerinde hayati tehlike oluşturan bir durum tespit edildiğinde, tehlike oluşturan durum giderilinceye dek iş yerindeki faaliyetlerin durdurulması gerekmektedir. Çalışanlar için arz eden tehlikenin derecesine ve hayati riske bağlı olarak, iş yerindeki faaliyetlerin kısmen veya tamamen durdurulması gerekebilir.
İşverenin İş yerinde Saptanan Virüsü Sağlık Yetkililerine Bildirme Yükümlülüğü Var mıdır?
Hayır, yalnızca virüsü tespit eden sağlık personelinin ve doktorların sağlık yetkililerine bildirimde bulunma yükümlülüğü vardır. Aynı zamanda işverenler, iş yerinde herhangi bir bulaşıcı hastalık olup olmadığını denetlemek ve eğer bu yönde bir şüphe varsa gereken önlemleri almakla yükümlüdür. Bu nedenle, her ne kadar zorunluluk olmasa da, iş yerinde bulaşıcı bir hastalık olma ihtimalinden şüphelenen işverenlerin sağlık yetkilileri veya işyeri doktoru ile iletişime geçmesi gerekmektedir.
İşveren Çalışanlarının Doktora Muayene Olmalarını Talep Edebilir mi?
Hayır, işverenler çalışanlarını tıbbi muayeneden geçmeye zorlayamaz, ancak bunu tavsiye edebilir. Çalışanın bu durumu reddetmesi halinde işveren çalışanını ücretli izne gönderebilir ya da çalışanla görüşerek uzaktan çalışma kararı verebilir.