RIZAYA DAYANARAK BAŞKASININ YERİNE İMZA ATAN KİMSEDE, SAHTECİLİK KASTININ VARLIĞI KABUL OLUNMAZ.
YARGITAY 11. CEZA DAİRESİ
2020/7078 E.
2021/4923 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
Suç tarihinde köy muhtarı olan sanığın, İl Özel İdaresi tarafından köy camii yapımı için köy tüzel kişiliği hesabına yatırılan paranın camii inşaatını yapan usta ...'ye yatırılması hususunda alınan kararın köy karar defterine işlenmesinde, köy azaları olan temyiz dışı sanıklar ... ve ... adına atılı imzaları onların yerine atmak suretiyle kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği suçunu işlediğinin iddia ve kabul olunduğu olayda; temyize gelmeyen diğer sanıklar ... ve ...'ın köy karar defterindeki imzaların kendilerine ait olduğunu kabul etmiş olmaları, aşamalardaki beyanlara göre alınan karardan azalar ... ve ...'ın bilgi sahibi oldukları ve rızalarının bulunduğu, kararın içerik itibariyle de usule uygun olduğu da göz önünde bulundurulduğunda; Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 30.03.1992 gün ve 80/98 sayılı kararında açıklandığı ve Dairemizin benzer birçok kararında vurgulandığı üzere; belgelerde sahtecilik suçlarında kast, zarar vermek bilinci ve iradesi olarak kabul edildiğinden, somut olayda da sanığın zarar verme bilinç ve iradesi ile hareket etmediği, rızanın açık veya zımni olabileceği ve bu rızaya dayanarak başkasının yerine imza atan kimsede sahtecilik kastının varlığı kabul olunamayacağından, sanığın sahtecilik kastı ile hareket etmediği gözetilerek üzerine atılı kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği suçundan beraati yerine mahkumiyetine karar verilmesi yasaya aykırı,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz talepleri bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, 08.06.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi