TELEFON DİNLEMESİ SIRASINDA TESADÜFEN ELDE EDİLEN KANITLARIN DİKKATE ALINABİLMESİ İÇİN, SÖZ KONUSU SUÇUN DA CMK'NIN 135. MADDESİNDE SAYILAN KATALOG SUÇLARDAN BİRİSİNE UYGUN OLMASI GEREKİR.
YARGITAY 4. CEZA DAİRESİ
2016/15284 E.
2020/12113 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Birlikte tehdit
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
A-Sanıklar ... ve ... hakkında birlikte tehdit suçundan verilen mahkumiyet hükümlerinin temyizinde;
Sanıklara yükletilen birlikte tehdit eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu ögelerinin ve bu eylemlerin sanıklar tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu,
Cezaların yasal bağlamda uygulandığı,
Anayasa Mahkemesi'nin hükümden sonra 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile TCK'nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendine yönelik olarak vermiş olduğu iptal kararlarının, kapsam ve içerik itibariyle infaz aşamasında mahallinde gözetilebileceği,
Anlaşıldığından sanıklar ... ve ...'nın ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA,
B-Sanık ... hakkında birlikte tehdit suçuna azmettirmekten kurulan mahkumiyet hükmünün temyizine gelince;
1-Sanık ... hakkında suç işlemek için örgüt kurmak ve örgüt faaliyetleri kapsamında çeşitli suçlar işlenmesi ile ilgili olarak soruşturma yürütüldüğü, yürütülen bu soruşturma kapsamında sanık hakkında iletişimin tespiti, dinlenmesi ve kayda alınması tedbirinin uygulandığı, iddianameye konu edilen iletişim tespit tutanaklarının ise tesadüfen elde edilen delil niteliğinde olduğu, Ceza Genel Kurulu'nun 03/07/2018 tarihli ve 2015/1-396 Esas, 2018/323 sayılı Kararında da belirtildiği üzere, telefon dinlemesi sırasında tesadüfen elde edilen kanıtların dikkate alınabilmesi için söz konusu suçun da CMK'nın 135. maddesinde sayılan katalog suçlardan birisine uygun olması gerektiği, sanığa isnat edilen birlikte tehdit suçu CMK'nın 135/8. madde ve fıkrasında belirtilen katalog suçlar arasında yer almadığından aynı Kanunun 138/2. madde ve fıkrası gereğince iletişim tespit tutanaklarının bu suçun delili olarak kullanılamayacağı, elde edildikleri tarihte yürürlükte bulunan kanunlara uygun şekilde tespit edilmeyen kanıtların hukuka uygun delil kabul edilemeyeceği gözetilerek, hukuka aykırı deliller dışlandıktan sonra iddiaya konu edilen soruşturma ve yargılama dosyası içerikleri ve diğer deliller değerlendirilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
2-Kabule göre de;
Anayasa Mahkemesi'nin 24.11.2015 günlü Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı TCK'nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin kararının gözetilmesi zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ...'ın temyiz nedenleri yerinde görülmekle tebliğnameye kısmen uygun olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayıp sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 15.10.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.