Ailenin toplumsal yaşamdaki önemi nedeniyle kanunlarımızda eşlere birtakım sorumluluklar verilmiştir. Ancak maalesef toplumda şiddet olayları tüm bu düzenlemelere rağmen halen yaşanabilmektedir. Şiddet kadın eşe uygulanmasından önce cinsiyet farkı olmaksızın bir suç unsuru ve insan hakkı ihlalidir. Aile içi şiddete erkek, kadın eş veya çocuklar maruz kalabilmektedir. Bu durum psikolojik ve fizyolojik etkiler başta olmak üzere birçok olumsuz duruma yol açmaktadır. Aile içi şiddet toplumun temeli olan aile birliğini temelden sarsmakta, bu ortamda yetişen bireylerin de sağlıklı ve topluma faydalı bireyler olmalarının önüne geçmektedir. Günümüzde özellikle kadınların şiddet eylemlerine maruz kalması sebebiyle şiddeti önlemeye yönelik hukuki adımlar atılmıştır. Aile içi şiddet uygulayan kişilere verilen cezalar arttırılmış ve ağırlaştırılmıştır. Nihayet 2012 yılında Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun resmi gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Bu kanun yürürlüğe girdikten sonra halk arasında koruma kararı veya uzaklaştırma tedbiri denilen kavramlar bir kez daha gündeme gelmiştir.
Aile içi şiddet aile konutunda beraber yaşayan bireyler arasında gerçekleşmektedir. evli olunmasına rağmen ayrı evlerde yaşansa bile bir eşin diğerine yönelik fiziksel, cinsel, ekonomik veya psikolojik zarar doğuran ve acı duyulmasına sebebiyet veren her türlü eylem aile içi şiddet kapsamına girer. Hem şiddete uğrayan aile bireyi hem de bu şiddete tanık olan herkes ihbarda bulunarak koruma kararı alabilir. Bu başvuru karakola, cumhuriyet savcılığına veya aile mahkemesi hakimliğine yapılabilir. Eşin evden uzaklaştırıldığı süre boyunca kendisinin ve çocukların geçimini sağlayacak nafaka da talep edilebilir.
Koruma kararı kapsamında alınabilen tedbirlerin uygulanma süresi en fazla 6 aydır. Fakat bu süre dolduktan sonra şiddet eylemlerin yeniden yaşanması halinde yeniden istenebilir. Koruma kararı tedbirlerinden birisi de 6 aya kadar verilebilen evden uzaklaştırma kararıdır. Mahkeme bu tedbire hükmedilmesine dosya üzerinden yapacağı inceleme ile karar vermektedir.
Tedbirlere uyulup uyulmadığı kolluk kuvvetleri denetleyecektir. Bölgeye göre polis ya da jandarma evi haftada bir ziyaret ederek civar insanlardan bilgi alır, uzaklaştırma kararını alan tarafın yakınları ile görüşür, ayrıca muhtardan bilgi alır ve evin çevresinde çeşitli gözlem ve araştırmalarda bulunur. Şiddet uygulayan kişi hakkında verilmiş olan tedbir kararına uymaz ve davranışlarına devam eder, konuta girmeye çalışırsa bu durum derhal polise, jandarmaya veya cumhuriyet savcılığına bildirilmelidir. Bu durumda cumhuriyet savcılığı kamu davası açar ve tedbir kararına uymayan kişiye üç aydan altı aya kadar hapis cezası verilir.